Gel ki Şafaklar Tutuşsun
Gurbet İşçisinin Mektubu...
Çile yorgunu sevdiğim benim
Senden ayrıldıktan sonra
Gör ki neler değişti yaşamda
Ben'i bizde
Biz'i bende yaşıyoruz şimdi
Ekmekse bir çıkında
Yemekse bir tavada
Eller aynı ellerimiz
Canlar aynı canlarımız
Harcı birlikte karar
Betonu birlikte sular kanımız
Bizimle yırtılır bütün geceler
Şafaklar bizimle başlar kavgaya
Yanar ellerimiz kömür kömür
Tüter gözlerimiz duman duman
Kentler bizimle başlar uyanmaya
Çağların bu köhne karanlığı
Işımak üzere iken sabahın ağzında
Bizler satın alınırız daha
Hergün aynı işçi pazarlarında
Hergün aynı sokak ortalarında
Bohçandaki yazgıları
Bağrındaki acıları
Bırakıp da birgün
Gelmek istersen yanıma
Sakın ha
Türküsüz çıkmayasın yollara
Karanlıklar içinde
Şafakla gel günle gel
Kan ve barut içinde
Dirençle gel kinle gel
Gel gülüm geeel gel
İşsiz geçen hergün yoksul
Akşamı bir kondu kahvesinde
Çaylar sıla sıla tütende
Radyoda bir uzunhava
Bir memleket sesi
Sorma gitsin gülüm
Yüreğim şimdi bir yangın yeri
........
Gözlerindeki pınarları
Saçlarındaki rüzgarları
Tutuşturup da yangınlarda
Koşmak istersen buralara
Sakın ha
Türküsüz çıkmayasın yollara
Yağmur sele dönende
Derelerden taş da gel
Ben kavgaya girende
Sevdalara düş de gel
Gel gülüm geeel gel
........
Beni böyle bir sevda susuzu
Beni böyle bir başıma
Koymak istemez de eğer
Gelmek istersen yanıma
Sakın ha
Türküsüz düşmeyesin yollara
Doluşunca alanlar
Şehirde gel kırda gel
Bağrışınca zindanlar
Zincirleri kır da gel
Gel gülüm geeel gel
Gel ki geceler çatlaya
Gel ki şafaklar tutuşa
Güzellikler onaylanıp
Sabahlar bahçelerde açılanda
Aydınlıklar sonsuz
Alınterimiz bizim ola dünyada
Adnan Yücel-Soframda Kaval Sesleri
0 Comments:
Yorum Gönder
<< Home